İLETİŞİM

Gureba Hüseyinağa Mah. Kakmacı Sk.
İnci Apt. No:10 Daire:11 Fatih – Aksaray İstanbul 34096 Türkiye

e-Posta: asdergenmer@gmail.com

Telefon: +90 212 526 11 31

Belgegeçer: +90 212 526 11 32

Bilgi: İrtibat Adresi:
Aksaray Mah. Namık Kemal Cad.
No:1 (İski Köşesi)
Aksaray-Fatih-İSTANBUL

  1. Erdinç ER
    Eylül 29, 2012, 11:59 am

    1982 yılında Fakülte yüksek okullarda ilişiğim kesildi. Emekl sandığına kesilen kesintilerimden yaralanamıyorum. sgk işlemlerim okulu bitirmeden atıldığım için 1982 den başlatılmıyor. ben sakıncalı idiysem neden askere alındım. yedeksubay olsaydım görev yaptıracaklardı. o dönem öğretmen çocukları ve imam çocuklarının askeri okullardan tasfiye edildi. emekl sandığına kesintilerimi almak için nereye dava açmalı… hangi mahkemeler müdahil olabilirim.

  2. Kasım 3, 2012, 8:44 pm

    ben 1999 yılında 7 aylık eğitimimi tamamladığımda hiç bir gerekçe gösterilmeden izin dönüşü uzman jandarma okulundan atıldım daha sonra mahkemeye baş vurdu avukatım fakat 2 ayı geçtiği için süre red etmiştiler ve avukat daha sonra yenilemek için benden para istedi benim param olmadığı için pavukatta davayı bıraktı bu güne kadar herhangi bir suç işlemedim GBT temiz bize ozaman tek söyledikleri şey soruşturmamızın temiz çıkmadığı bunun üzerine bana 18 ay askerlik yaptıran bu zihniyete dava açmak istiyorum bana allah rızası için yardımcı olurmusunuz.

  3. SEYFİ
    Şubat 6, 2013, 8:50 am

    MUHSİN ASTSUBAY

    Bir TV kanalına çıktı
    Gözyaşları içerisinde izledim Muhsin astsubayı.
    Gözlemeci komutanı…
    Pazarcı askeri…
    İşsiz vatandaşı…
    Ayrı kişi sanmayın, aynı kişiden bahsediyorum.
    Orduda jandarma astsubayı olarak görev yapmış,
    eşinin başörtülü olması nedeniyle ordudan atılmış…
    Yıllarca işsiz kalmış,
    sonrada eşi ve iki çocuğuyla beraber pazarlara çıkmaya,
    gözleme satmaya başlamış.
    Normal bir düzenden,
    karmaşık bir düzene geçmiş…
    *
    Böyle örnekler çok,
    mesela,
    Binbaşı Mustafa Toygar,
    o da atılanlardan biri…
    Üstelik nedenini bir “belge” ile iletmişler kendisine,
    “1997 Ramazan ayında namaz kıldın,
    cami çıkışlarında ise laiklik aleyhine konuşmalar yaptın.
    İstanbul Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın Başbakan Necmettin Erbakan`dan daha iyi `Müslüman` olduğunu ifade ettin.
    İki ay kadar önce, iki defa sivil kıyafetle Menemen`deki Çınarlı İlim Yayma Cemiyeti`nin toplantılarına katıldın.
    Bu toplantılarda söz alıp, İmam Hatiplerin kapatılmasına karşı olduğunu söyleyip,
    bunun haksızlık olduğunu belirttin.”
    *
    “Muhsin’in ki neyse de, binbaşı suç işlemiş” diyebilirsiniz,
    O zaman bende şunları sorarım:
    CHP’yi, İşçi Partisi’ni övmek suç değil midir?
    Bunların mitinglerine katılmış subaylar,
    suç işlememişler midir?
    İlim Yayma Cemiyeti’ne gitmek suçsa,
    alt yapısı “teröre” dayanan dernekleri ziyaret etmek suç değil midir?
    Kendi askerine “mayın” döşeyen subayın yaptığı suç değil midir?
    Geçmişte “anayasaya rağmen” darbe yapan askerler suç işlememişler midir?
    Bir başbakana (Erbakan’a) ekran karşısında “ana avrat küfür etmek” suç değil midir? Siyaset yapmak değil midir bu yapılanlar?
    *
    Bugün “balyoz” tutukluları için ağlayanlara sesleniyorum:
    Dün Muhsin astsubaya ağladınız mı?
    Mustafa binbaşıya ağladınız mı?
    GATA tarafından kapı önüne konulup, ölüme bırakılan,
    tedavilerinin yarım kalmasından dolayı ölen subay eşleri için ağladınız mı?
    28 Şubatta sorgusuz, sualsiz ordudan atılanlara ağladınız mı?
    Balyoz tutuklularının aileleri mağdur oluyor da,
    28 Şubat tutuklularının aileleri mağdur olmuyor mu?
    Bu memlekette ağlayan sizler olunca “ağlamak” oluyor da,
    Sizin gibi düşünmeyenler ağlayınca “gülmek mi” oluyor?
    24.02.2011
    Seyfi UZUNKÖK
    Yazara Mail Gönder

  1. No trackbacks yet.

Yorum bırakın